Take a fresh look at your lifestyle.

“Adaletli Kazanç, Dokunulmaz Yaşam: Mülkiyetin ve Canın Kutsallığı”

22

Nisâ Suresi, 29. Ayet’in Türkçe meali:

“Ey iman edenler! Mallarınızı aranızda haksız yollarla yemeyin; ancak karşılıklı rızaya dayalı bir ticaret olması başka. Ve kendinizi öldürmeyin (ya da kendinize kıymayın). Şüphesiz Allah size karşı çok merhametlidir.”
(Nisâ, 4/29)

Ayetin Temel Kavramları ve Psikososyal-Hukuki Mesajları

🔑 1️⃣ «La te’kulu emvalekum beynekum bil batıl» — “Mallarınızı aranızda haksız yollarla yemeyin”
Kavram:
• Emvâl (mallar): Toplumda bireylerin ve toplulukların geçim, güvenlik ve refah aracı.
• Bil bâtıl: Haksız, meşru olmayan, ahlaki ve hukuki temelden yoksun yol.

Psikososyal Mesaj:
• Toplumsal düzenin temel direklerinden biri güvene dayalı mülkiyet hakkıdır.
• Bâtıl yollar (hile, gasp, rüşvet, faiz, kumar vb.) toplumsal güveni sarsar, bireyler arası huzuru yok eder.
• İnsanlar arasında kin, düşmanlık, sosyal güvensizlik doğurur.
• Psikolojik olarak bireyin vicdanı zedelenir, toplumsal aidiyet azalır.

Hukuki Mesaj:
• İslam’da mülkiyet dokunulmazdır, ancak hukuka ve meşruiyete tabidir.
• Her türlü gasp, hırsızlık, dolandırıcılık yasaktır.
• Mal edinme yolları açık, şeffaf, tarafların rızasına ve meşruiyete dayalı olmalıdır.

🔑 2️⃣ «İlla en tekune ticaraten an teradin minkum» — “Ancak karşılıklı rızaya dayalı bir ticaret olması başka”
Kavram:
• Ticaraten: Ticaret, alışveriş, mübadele.
• An teradin: Tarafların gönüllü rızası.

Psikososyal Mesaj:
• Ticaret, emeğin, zamanın ve kaynakların adil takasıdır.
• Rıza, tarafların gönül huzuru ve bilinçli onayıdır. Zorlama, kandırma, bilgi saklama rızayı geçersiz kılar.
• Güven ve şeffaflık, ticari ilişkilerin psikolojik teminatıdır.

Hukuki Mesaj:
• Akid (sözleşme) serbestliği esastır; ancak meşru olmalı ve tarafların serbest iradesine dayanmalıdır.
• Akitlerde hile, gizleme, aldatma yasaktır.
• Ticari işlemler şahitlik ve kayıtla korunur.

🔑 3️⃣ «Ve la taktulu enfusekum» — “Kendinizi öldürmeyin (ya da kendinize kıymayın)”
Kavram:
• Enfusekum: Sözlükte “kendiniz”, “canlarınız”, “birbiriniz”.
• Müfessirler bu kısmı iki şekilde yorumlamıştır:
• Bireysel intihar, kendine fiziksel zarar verme.
• Toplum üyelerinin birbirini öldürmesi ya da toplumu intihara sürükleyecek uygulamalar (haksız mal edinme gibi).

Psikososyal Mesaj:
• Bireyin kendine zarar vermesi, ruhsal bunalım, çaresizlik ve değer kaybıyla ilişkilidir.
• Sosyal olarak bu, adaletsizlik ve sömürüden doğan toplumsal intihara da işaret eder.
• Ahlaken birey ve toplumun yaşama hakkı dokunulmazdır.

Hukuki Mesaj:
• İntihar, İslam hukukunda günah sayılır ve meşru kılınmaz.
• Sömürü, kölelik, aşırı borçlandırma gibi uygulamalar insan onurunu yok eder, dolaylı intihardır.
• Devlet ve toplum, bireyi korumakla yükümlüdür.

🔑 4️⃣ «İnnallahe kane bikum rahima» — “Şüphesiz Allah size karşı çok merhametlidir.”
Kavram:
• Rahîm: Şefkatli, koruyucu, kollayıcı.
Psikososyal Mesaj:
• Yasaklar ve sınırlamalar insanı cezalandırmak için değil, korumak içindir.
• İlahi merhamet, insanın haysiyetini ve yaşama hakkını teminat altına alır.
• İnsan hayatı ve malı dokunulmazdır çünkü Allah merhametiyle insanı yüceltir.

Hukuki Mesaj:
• Hukukun kaynağı cezalandırma değil, ıslah ve korumadır.
• Toplum düzeni, bireyin refah ve güvenliği üzerine bina edilir.
• Devlet ve toplum düzeni bu rahmeti yansıtmalıdır.

📜 Genel Mesaj
Bu ayet, İslam toplumunda ekonomik adalet, akdi özgürlük, bireysel ve toplumsal yaşam hakkı ile ahlaki sorumluluk prensiplerini bir arada korur.
Mülkiyet, akit, yaşam hakkı ve merhamet birlikte ele alınır; böylece insan onuru hem ekonomik hem de hukuki düzlemde güvence altına alınır.

Bu ayetin verdiği mesajları şimdi felsefi, modern hukuk, psikoloji ve sosyoloji penceresinden adım adım derinleştirelim:

📚 1️⃣ Felsefi Açıdan
a) Mülkiyet ve Ahlak:
• Ayet, mal edinmenin sınırını sadece hukukla değil ahlakla da çizer.
• Bu, İslam’ın sadece bir hukuk sistemi olmadığını; aynı zamanda ahlaka dayalı bir düzen kurmak istediğini gösterir.
• John Locke’un emek teorisi ile uyumludur: Mülkiyet, emek ve rızaya dayalı olmalıdır. Haksız edinim doğal hukuka aykırıdır.
• Kant’a göre de kişi, kendi kendisinin efendisi (özerk) olmalıdır; bir başkasının hakkını gasp etmek, aklın evrensel yasasına aykırıdır.

b) İntiharın Felsefi Boyutu:
• Albert Camus intiharı “felsefi bir problem” olarak görür. Ayet ise yaşamı kutsar, insanın kendini yok etmesini reddeder.
• İslam, yaşamı emanet sayar; kişi kendi hayatına sahip değildir, bu yüzden ona kıyma hakkı yoktur.
• Bu, varoluşçu yaklaşımla ters düşer; Sartre özgür iradeyi kutsarken İslam özgürlüğü sorumlulukla sınırlar.

⚖️ 2️⃣ Modern Hukuk Açısından
a) Mülkiyet Hakkı:
• Modern anayasalar da mülkiyet hakkını temel bir insan hakkı olarak korur (AİHS Madde 1, Ek Protokol).
• Ancak “bâtıl” yollarla mal edinme yasağı, bugün yolsuzluk, kara para, dolandırıcılık, tefecilik, spekülasyon gibi suçların yasaklanmasına denk düşer.
• Ticarette “rıza” unsuru, modern sözleşme hukukunun ana ilkesidir: irade sakatlığı (hile, korkutma, aldatma) akdi geçersiz kılar.

b) Yaşam Hakkı:
• Modern hukuk da intiharı suç saymaz ama intihara teşvik, yardım veya sürükleme suçtur.
• İş kanunları, aşırı borçlandırmaya, sömürüye ve köleliğe karşı bireyi korur. Bu da dolaylı intiharı önlemeyi amaçlar.

🧠 3️⃣ Psikolojik Açıdan
a) Mülkiyetin Psikolojisi:
• Mülkiyet, bireyin güvenlik ve aidiyet duygusunu besler. Haksız mal edinim bireyde suçluluk, mağdurda ise öfke ve güvensizlik doğurur.
• Karşılıklı rıza, bireyler arası güven bağlarını güçlendirir. Bu, sağlıklı sosyal ilişkilerin temelidir.

b) Kendini Öldürme (İntihar):
• Bireyin kendine kıyması çoğunlukla değersizlik, çaresizlik ve umutsuzluk duygularıyla ilişkilidir.
• Ayetin intihar yasağı, dolaylı olarak bireyin değerli olduğu ve korunması gerektiği mesajını verir.
• Bu, modern psikolojide “koruyucu faktör” işlevi görür: inanç, aidiyet ve sorumluluk duygusu, intihar eğilimini azaltır.

🏘️ 4️⃣ Sosyolojik Açıdan
a) Sosyal Düzen ve Adalet:
• Toplumda haksız kazanç, gelir adaletsizliğini derinleştirir, sınıfsal uçurumu büyütür.
• Bu da toplumsal çatışma, kin, isyan ve anarşi riskini artırır.
• Ayet, adil paylaşım ve karşılıklı rızaya dayalı ticareti teşvik ederek barışçıl bir düzeni korur.

b) Toplumsal İntihar (Durkheim Perspektifi):
• Durkheim, intiharı toplumsal bağların zayıflamasıyla açıklar. Birey yalnız kaldığında ve toplumsal aidiyet yitince intihar artar.
• Ayetteki “birbirinizi öldürmeyin” emri, sadece bireysel değil, toplumsal bir intiharı da engeller: sömürü, fakirlik, adaletsizlik toplumu intihara sürükler.
• Bu yüzden ayet, ekonomik sömürüyle intihar arasında köprü kurar.

SONUÇ: Bütüncül Bir Toplum Modeli
Nisa 29, İslam’ın bireyi, toplumu ve devleti birlikte koruyan bütüncül bir düzen kurduğunu gösterir:

• Ekonomik düzen: Mülkiyet meşruiyetle korunur.
• Hukuki düzen: Akit serbestliği ama rızaya dayalı.
• Ahlaki düzen: Sömürü ve haksızlık yasak.
• Psikososyal düzen: Birey kendini değersiz hissetmesin, umutsuzluğa sürüklenmesin.

Bu yüzden tek bir ayet, mülkiyet hukuku, ticaret hukuku, sözleşmeler hukuku, yaşam hakkı, psikolojik danışmanlık, sosyal adalet gibi modern alanların özünü tek cümlede barındırır.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.