Okuduklarımızı Nasıl Hatırlarız?
“Okuduklarımızı nasıl hatırlarız?” sorusun cevabını bulmak istiyorsanız bu yazımız tam da size göre. Keyif almanız dileğiyle!
1. Not Alın!
Not almak, okuduklarınızı aklınıza yansıtmak ve bütünleştirmek için önemli bir temeldir. Notlar özellikle düzenli olarak yazıyorsanız yararlıdır. “Okuduklarımızı nasıl hatırlarız?” sorusun cevabını bulmak istiyorsanız bu yazımız tam da size göre. Keyif almanız dileğiyle!
2. Okuduğunuz Yazıyı Birine Açıklamak Zorunda Olduğunuzu Düşünün
Her bölümün kısa bir özetini yazarak ve anlamlı pasajlar veya ifadeler yazarak başlayın. Düşüncelerinizi nasıl basitleştireceğinizden emin değilseniz birinin sizin omzuna dokunduğunu ve okumayı yeni bitirdiğiniz bölümü açıklamanızı istediğini hayal edin. Bu kitabı hiç okumamışlar ve konuyla ilgili hiçbir fikre sahip olmayanlar açıklamaya çalıştığınızı düşün. Bir kitabı okuduğumda, eserimde, kitaplarımda beliren stratejileri ve hikayeleri yaratmada kullanılabilecek temel unsurları arayın. Bir kitap okurken önemli bölümlerin ve bölümlerin altını çizerim ve yanlarına notlar koyun. “Okuduklarımızı nasıl hatırlarız?” sorusun cevabını bulmak istiyorsanız bu yazımız tam da size göre. Keyif almanız dileğiyle!
Okuduktan sonra, bir haftaya kadar kenara koyar ve kitap projem için kullanılabilecek dersler ve ana hikayeler hakkında derinlemesine düşünürüm. Daha sonra geri dönüp bu önemli bölümleri not kartlarına yazarım.
Analitik Okuma Yapın:
Sadece çok okumaya değil cümlelerin bir araya getirilme biçimine, cümlelerin birleştirilmesine, cümlelerden paragraf oluşturmaya dikkat etmelisiniz.
3. Bir Kitaba Yeni Edindiğiniz Bir Arkadaş Gibi Düşünüp Onunla Vakit Geçirin.
- Gerçekten sevdiğiniz bir kitabı aldığınız gibi ona bağlanma egzersizleri yapın.
- Üç dört kez aynı sayfayı okuyunuz.
- Beğendiğiniz metin sayfasının sizdeki yansımalarına bakın.
- Bir kitap okurken bölüm özetinizi bölümün sonuna yazın.
4. Odaklanmaya Çalışın ve Aktif Okur Olun.
Bir kitabı anlamak ve özümsemek, özellikle konu yoğun veya karmaşıksa, derin odaklanma gerektirir. Unutma, aktif okumayı hedefliyoruz. Aktif okuma, odaklanmayı ve yazarla iletişim kurmayı gerektirir. Okumaya devam edeceğiniz zaman kitaptan başka hiçbir şeye odaklanmayacağınıza karar verin. Odaklanmak için başka odaklar bulmayın.
- Hızlı Twitter kontrolü yapar gibi okuma yapmayın.
- E-posta yok.
- Cep telefonu yok.
- Instagram yok.
- Zihinsel olarak havada kalmak yok.
Unutma!
Özellikle zor veya uzun bir kitaba odaklanmakta zorlanıyorsanız günde yalnızca 25 sayfasını okumaya karar verin. Uzun bir kitabı bu şekilde tamamlamak aylar alabilir ancak en azından bunalmadan veya sıkılmadan okumuş olursunuz.
5. Kitaplar Kutsal Metin Değildir ve Pekala Çizilebilir.
Çoğumuza kitaplar kutsal bir şeymiş gibi öğretildi: Sayfa köşelerini katlama, kenar boşluklarında hiç yazı yazma! vb. Ancak, ne okuduğunuzu hatırlamak istiyorsanız kitapların çizilmemiş olmasını unutun. Kitapların kenarlarına ne kadar çok not yazarsanız aklınız okurken o kadar aktif olacaktır.
-
- Önemli bölümlerin altını çizin ve yazar ile diyalog kurma alışkanlığı kazanın.
- Bir kitapta ilk yazdığınızda sinir bozucu olabilir ancak uzun vadede zengin bir anlayışa ve yazarla bir bağlantı duygusuna yol açar.
6. Okurken Canlı Zihinsel Resimler Oluşturun!
Canlı zihinsel resimler oluşturmak, okuduğumuz şeyleri değil, bir şeyi hatırlamak için en etkili tekniklerden biridir. Önemli bir bölüm veya konsepte rastladığınızda duraklatın ve görselleştirin. Resmi mümkün olduğunca belirgin hale getirin.
7. Zihinsel Bağlantılar Yaparak Analiz Yeteneğinizi Geliştirin.
Kitaplar boşlukta gezinen varlıklar değil, aksine her kitapta birbiriyle yüzlerce bağlantı vardır. Her kavram veya gerçek, sayısız bağlantılar içerir. Kendi bağlantılarımızı oluşturmak için çaba göstermek, okuduklarımızı daha iyi hatırlamak için verimli bir yoldur. Okuduklarınızı tanıdık kavramlarla ilişkilendirirseniz kalıcı öğrenme kolaylaşır.
Nicholas Carr Shallows’de yazıyor :
Kitap okuyucusu ile kitap yazarı arasındaki bağ, entelektüel ve sanatsal çapraz gübrelemenin bir aracı olan daima sıkı bir simbiyotik (birbirini karşılıklı besleme) olmuştur. Yazarın sözleri, okuyucunun aklındaki bir katalizör görevi görerek yeni görüşlere, ilişkilere ve algılara, hatta bazen yaratıcılığa ilham verir. Özenli, eleştirel okuyucunun varlığı yazarın eseri için bir teşviktir. Yazara, yeni ifade biçimlerini keşfetme, zorlu düşünce yollarını keşfetme, keşfedilmemiş ve bazen tehlikeli bölgelere girme konusunda cesaret verir.